Kalbime Dönerken ama Koşar Adım Değil Bu Sefer

Martın sekizi;

Uzunca yürüdüm. Uzunca yürümek isteğimin sebebini bir masala iliştirmiş şair vaktiyle. Birikmiş sözlerim vardı. Hava nasıldı hatırlayamıyorum, tasvir edemem. Çünkü içimde mevsimler deveran ediyordu ve bir sürü soru. Hangisine cevap vereceğimi bilemez halde yürüyordum. Bir yandan da ufacık bir güzelliğe denk gelme ihtimaliyle etrafı seyrediyordum. Kalbim miyop olmasın hiç değilse. Ben kalbimi korumak istiyorum.

Önce kırmızı montlu bir kız çocuğu gördüm, uzaktan. Dalgalarla oynuyordu, belki de konuşuyordu. Yanındaki ablası ya da annesi, artık her kimse, ona şöyle der gibiydi: "Deniz bazen dalgalanır, bazen durulur. Bu dengesizlik insanı korkutabilir. Ama ben yanında olacağım, daima!"

Yürümeye devam ettim. Kırmızı yazlık pabuçları ve çiçekli elbisesi ile baharı getirmiş bir kız çocuğuna rastladım bu kez. Neşeliydi, ben neşelenemedim. Ama gülümsedim. Yanından geçtim, sonra arkama dönüp tekrar baktım. Sevincinden bir parça alıp, içimde saklamak istedim herhalde. Yol uzundu çünkü ve benim azığım yoktu.

Buruk bahar, uzun yol, azık.

Nisanın ikisi;

Yürümek istedim, sadece yürümek. Hava kapalıydı ama nisan gelmiş sonuçta, biliyorum. Mevsimin hakkını vermeliyim dedim ve çıktım. Nisan esintisi; biraz MFÖ, biraz Can Kazaz şefkatiyle sarıp sarmaladı ruhumu. Evden sahile doğru inerken, bu senenin ilk erguvanına rastladım. Selam verdim. "Biraz erkencisin" dedim, gülümsedi. E ben de gülümsedim :) İltifatlar ettim kendiliğinden şık çiçeklerine. Cevaben, rüzgârda hafifçe sallandı. Teşekkür etti, biliyorum. Pembe, sadece erguvan hanıma has bir pembelik. İşte o renk benim de kalbime doldu. Gün, aydınlandı biraz.

Vedalaştık, her muhabbetin bir sonu var ya. Denizlere çıkan sokaklardan geçtim, denizlere çıktım. Sağ yanıma dalgaları, sol yanıma palmiyeleri aldım ve yürüdüm, yürüdüm, yürüdüm. Daha önce gitmediğim kadar uzağa gittim bu kez. Hiç bilmediğim bir parka vardım, hiç tanımadığım bir bankta soluklandım. Sanki yabancı bir şehirde kendimi arıyormuşum gibi etrafa bakındım.

Soluk mavi, baş dönmesi, esinti.

~Nur Banu

fonda;

https://www.youtube.com/watch?v=gw9fKuymA0I&ab_channel=StudioTaru